28 Ağustos 2012 Salı

2. sene

0 yorum
Selamlar..

     Askere gidince yeme düzenim oldukça değişti, çok fazla seçme şansının olmadığı bir yer malum. Dönünce de hemen eski düzene geri dönemedim. Aradan yaklaşık 2 sene geçti ve bir çok şey değişti. Permakültürle tanıştım. Sadece bitki ağırlıklı beslenmenin yeterli olmadığını öğrendim. Daha önce bitki olsun da nerden olursa olsun diye bir yaklaşımım vardı. Gerçi o zamanlar bu kadar çok hormon ve GDO muhabbeti de yoktu. Velhasıl artık bitki de olsa nerden geldiğine dikkat ediyorum. Özellikle yerel üreticiler hatta mümkünse kendi ürettiğimiz meyve ve sebzeler olmasına gayret ediyorum.Kendi üretmediklerimiz için ise mümkünse market yerine küçük mahalle bakkalı , en iyisi de yerel halk pazarlarından alışveriş yapmayı seçiyorum.

Bugünün menüsü :

Saat 12.00 Sabah kahvaltısı: 2 dilim tam buğday ekmeği , üzerine çemen , telli kaşar , biberiye çayı , 2 yeşil biber
Ekmekler marketten alındı, çemen marketten alındı.Daha önce alınmış şeyler, bitince alınmayacak :) Ekmek güzel trabzon fırıncımızdan alınacak , çemeni de ben yaparım artık. Telli kaşar marketten , biberiye çayı bahçeden ,biberler bahçeden.

Saat 14.00 Ara Sıcaklar :) >> 3 adet incir , 1 yeşil elma , 4 bardak eriği, 1 bardak biberiye çayı.  Hepsi de bahçeden

Amaç: Marketten hazır olarak tükettiğim ürünleri azaltarak , organik *raw food diyetine yaklaşabilmek.

*raw food ile ilgili şurda çok güzel bir yazı var , basitçe tarifi ise besinleri pişirmeden ve olabildiğince bekletmeden yemek.Bekledikçe ve pişirme gibi eylemler neticesinde besin değerleri düşüyor çünkü.

Foto kaynak